Siyonist İsrail devletinin Gazze’ye yönelik sürdürdüğü sistematik saldırılar bir kez daha basın emekçilerini hedef aldı. Al Jazeera kanalında çalışan 5 gazeteci, Siyonist İsrail ordusunun hedef seçerek düzenlediği hava saldırısında katledildi.
Gazze'de görev yapan, yıkıma ve soykırıma karşı Gazze halkının sesi olmaya çalışan basın emekçileri, İsrail’in bilinçli olarak medya çalışanlarını hedef almasının yeni kurbanları oldu. Katliamın ardından Fransa’daki basın emekçileri sendikaları ortak açıklama yayınladı.
Fransa'da basın emekçilerinin örgütlü olduğu ''Ulusal Gazeteciler Sendikası'' SNJ, SNJ-CGT, CFDT-Journalistes ve SGJ-FO yaptıkları ortak açıklamayla saldırıyı “savaş suçu” olarak nitelendirdi. Açıklamada, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (FIJ)’na suç duyurusunda bulunma ve bağımsız bir soruşturma çağrısı yapıldı.
İsrail ordusunun "terörist" olarak nitelendirdiği El Cezire muhabiri Anas el-Şerif ile meslektaşları Muhammed Qreiqeh, İbrahim Zaher, Muhammed Noufal ve Mümin Aliva'nın hedef alınarak öldürülmesini kınayan açıklamada İsrail ordusunun, Gazze halkının katledilmesiyle ilgili günlük haberler yapan gazetecileri düzenli olarak terörizmle suçladığı ve haber alma özgürlüğüne yönelik imha saldırılarının devam ettiği söylendi.
''Beş meslektaşımız, ne yazık ki, Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) ve Filistin Gazeteciler Sendikası (PJS) tarafından derlenen, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de öldürülen en az 180 gazeteci ve medya çalışanının yer aldığı korkunç listeye eklendi. Bu tür suçlamalar, İsrail ordusunun Gazze halkının katledilmesini günlük olarak haber yapan gazetecilere yönelttiği yaygın bir suçlamadır.'' denilen açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:
“Birçok tanıklık ve bulgu, Filistinli gazetecilerin İsrail ordusu tarafından bilinçli olarak hedef alındığını gösteriyor. Üzerlerinde ‘press’ (basın) yazan yelekleri onları korumuyor, aksine doğrudan hedef haline getiriyor.” (…) İsrail ordusu, Gazze’yi işgal etmeye ve halkı zorla yerinden etmeye hazırlanırken, bölgede kalan son ‘rahatsız edici tanıklardan’ da kurtulmak istiyor.”
Fransız sendikalar, Netanyahu’nun gazetecilerin Gazze’ye girişine izni verileceği yönündeki açıklamasını da teşhir ederek “Ne sahada bir değişiklik var ne de Netanyahu’nun ‘kontrollü basın’ anlayışı, gerçek basın özgürlüğü ile bağdaşır. Bu yalnızca suçu gizlemeye yönelik bir manipülasyondur.” dedi.
Açıklamada ayrıca uluslararası topluma da çağrı yapılarak “Gazze’den haber geçmek için yaşamını ortaya koyan gazeteciler korunmalı. İsrail, uluslararası basını Gazze’ye sokmak zorunda bırakılmalı.” denildi.
Ancak mevcut durumda başta Fransa olmak üzere emperyalist devletler, bu çağrılara kulak tıkıyor. Her türlü savaş suçunu cezasızlıkla sürdüren Siyonist İsrail devleti emperyalistlerin ve bölgedeki işbirlikçi yönetimlerin de destekleriyle gerçekleri hedef alıyor.
Kızıl Bayrak / Paris