Savaşın sonu mu? Bizim için değil!

AB, barış planına müdahale ediyor

Ukrayna’nın NATO üyeliği artık dışlanmıyor, Ukrayna ordusunun mevcudu da sınırlandırılmayacak.

  • Çeviri
  • |
  • Basın derleme
  • |
  • 27 Kasım 2025
  • saat-icon
  • 18:30

AB, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna savaşını sona erdirmeye yönelik planında önemli değişiklikler yaptığını açıkladı. Cenevre’de ABD, Ukrayna ve bazı seçilmiş AB ülkelerinin temsilcileriyle yapılan görüşmelerin ardından Federal Dışişleri Bakanı Johann Wadephul, planın yeni versiyonunda Ukrayna’nın NATO’ya katılmasını yasaklayan hükmün ve NATO’nun doğuya genişlemeyeceği garantisinin artık bulunmadığını duyurdu. Ayrıca Ukrayna ordusunun 600.000 askerle sınırlandırılması şartı da taslaktan çıkarıldı. Wadephul, Pazartesi günü Deutschlandfunk’a yaptığı açıklamada bunun AB açısından bir başarı olduğunu söyledi. ABD’nin de artık müttefiklerinin tutumunu daha fazla dikkate alacağı güvencesini verdiğini belirtti.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Cenevre’deki görüşmeleri başarılı olarak nitelendirdi. Trump’ın bu hafta Perşembe gününe kadar bir anlaşmaya varılması yönündeki zaman baskısını da yumuşattı. Rubio’ya göre durumun ciddiyeti göz önüne alındığında anlaşmanın bu hafta mı yoksa önümüzdeki hafta mı sağlanacağı artık belirleyici değil.

Ukrayna ise önceki uzlaşma sinyallerinden geri adım attı. Parlamento Başkanı Ruslan Stefantschuk, Stockholm’de düzenlenen “Kırım Girişimi” toplantısında, ülkesinin toprak kayıplarını asla resmen tanımayacağını ve ayrıca Rusya’nın savaş masraflarını karşılaması gerektiğini söyledi. Bu talebi, AB’ye dondurulmuş Rus devlet varlıklarının Ukrayna’ya devredilmesi çağrısıyla birleştirdi. Pazartesi öğle saatlerine kadar Rusya’dan resmi bir açıklama gelmemişti. Devlet Başkanı Vladimir Putin, Trump’ın ilk hazırladığı 28 maddelik planı savaşın sona ermesi için olası bir temel olarak değerlendirmişti. Ancak yeni taslak, Rusya’nın temel siyasi taleplerini —Ukrayna’nın NATO üyeliğinin engellenmesi, Ukrayna ordusunun sınırlandırılması ve ülkedeki faşist grupların yasaklanması— içermediği için, Moskova’nın mevcut koşullarda bu müzakere temelini kabul edip etmeyeceği şüpheli görünüyor. Üstelik Ukrayna’da Rusçanın statüsünün garanti altına alınması maddesi de yeni plandan çıkarılmış durumda.

Özetle, Cenevre’de ortaya çıkan sonuç, ABD ile AB arasındaki “AB’nin siyasi aktör olarak tanınması” mücadelesinde AB için bir başarı olabilir. Nitekim Trump, AB’yi zaten savaşın finansal yükünün büyük kısmını üstlenecek taraf olarak görüyordu. Ancak bu sonuç Ukrayna için çok daha sınırlı bir başarıdır; zira şimdilik sadece kâğıt üzerindedir ve kâğıdın sabırlı olduğu bilinir. Rusya yeni plana onay vermediği sürece, revize edilen Trump planı havada kalan bir söylemden öteye gitmeyecektir. İlk taslağın avantajı, Rusya’nın temel siyasi savaş hedeflerini dikkate almasıydı: NATO genişlemesinden vazgeçilmesi, yeni bir Avrupa güvenlik mimarisinin kurulması ve başlıca silah kontrol anlaşmalarının uzatılması gibi. Wadephul ve beraberindekiler, Moskova’yı gerçekten bir barışa yöneltebilecek tüm bu unsurları planın dışına çıkarmayı başardılar. Buna barışın sabote edilmesi de denebilir.

Ama şu da kesin: Revize edilmiş “barış planı”, Volodimir Zelenski için oldukça uygun. Çünkü bu plan savaşı uzatacak ve Zelenski’nin büyük olasılıkla kaybedeceği bir erken seçim riskini ortadan kaldıracaktır

Çeviri: Kızıl Bayrak

Junge Welt- Reinhard Lauterbach / 26.11.2025