Ankara’da, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyeleri 8. Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinin 1. gününde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın önünde alternatif toplu sözleşme masası kurarak, kamu emekçilerinin taleplerini sıraladı. Eylemde açıklamayı yapan KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz talepleri şöyle sıraladı:
"*Özgür bir toplu sözleşme için grevli toplu sözleşme hakkı, anayasal güvence altına alınmalıdır.
“*4688 sayılı Sendika Yasası, tüm emek örgütlerinin katılımıyla demokratik bir biçimde yeniden yazılmalıdır.
*Hiçbir kamu emekçisinin maaşı yoksulluk sınırı altında kalmamalıdır.
*Bunun için toplu sözleşme sürecinin başından beri en düşük kamu emekçisi maaşının Temmuz ayı itibari ile yoksulluk sınırı olan 85 bin TL’nin üzerine çıkarılmasını talep ediyoruz.
*Ancak iktidar bu talebimize kulak tıkadı. Diğer konfederasyonlar ise maaş artışı taleplerini 5 ay sonrasına yani Ocak 2026’ya göre açıkladı.
*Bu durumda mevcutta 85 bin TL olan yoksulluk sınırının 5 ay sonra en az 100 bin TL olacağını öngörüyoruz. Buradan hareketle Ocak 2026 itibari ile en düşük kamu emekçisi maaşı 100 bin TL üzerine çıkarılmalıdır.
*Buna göre en düşük kamu emekçisi maaşında yapılacak oransal artış tüm kamu emekçilerinin maaş artışlarında da esas alınmalıdır.
*Kamu emekçilerinin maaşını oluşturan; başta ilave seyyanen ödenek olmak üzere tüm ek ödemeler, ek ders ücretleri, döner sermaye payları temel ücrete dâhil edilerek kamu çalışanlarına emekli aylıklarında esas alınmalıdır.
*Ücretli, vekil, taşeron ya da sözleşmeli adı ne olursa olsun güvencesiz istihdama son verilmelidir. Tüm kamu emekçileri güvenceli-kadrolu istihdam edilmelidir.
*1. dereceye gelen tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmelidir.
*Vergi adaleti sağlanmalı; az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır.
*Maaşlarımızdan kesilen Gelir Vergisi adaletsizliğine son verilmelidir. Gelir Vergisi 1. dilim oranı yüzde 15 ten yüzde 10’a düşürülmeli, yoksulluk sınırına kadar olan ücretlerden kesilen Gelir Vergisi bu oranda (yüzde 10) sabitlenmelidir.
*OHAL KHK’leriyle hukuksuzca ihraç edilmiş kamu emekçileri derhal görevlerine iade edilmelidir.
*Kamuda görevde yükselmelerde ve personel istihdamında mülakat kaldırılmalı, liyakat esas alınmalıdır."