Nana için İHD’de basın toplantısı

İstanbul Üniversitesi’nde yemekhane eylemlerine katıldığı için gözaltına alınan ve GGM’ye gönderilen Nanaxaanım Babazade için Taksim İHD’de basın toplantısı gerçekleştirildi.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 26 Ağustos 2025
  • saat-icon
  • 16:30

Geçtiğimiz hafta perşembe günü çalıştığı işyerinden gözaltına alınan İÜ yüksek lisans öğrencisi Nanaxaanım Babazade’nin Geri Gönderme Merkezi’nde tutulmasına dair “Nana’ya Özgürlük İnisiyatifi” Taksim İHD’de de basın toplantısı gerçekleştirdi.

Basın toplantısına İHD temsilcisi şu sözler ile başlandı:

“Nana’nın özgürlüğünün elinden alınmak istenmesine karşı yapılan basın toplantısında bir aradayız. Nana da göçmenlere dönük hayata geçirilen politikalardan dolayı sorunlar yaşıyor. Biz İHD olarak da Nana’nın yanındayız ve Nana'nın serbest bırakılsın diyoruz.”

Konuşmanın ardından Nana’ya Özgürlük İnisiyatifi adına okunan açıklama metninde şunlar söylendi:

“İstanbul Üniversitesi Antropoloji Bölümü yüksek lisans öğrencisi, Azerbaycan vatandaşı Nanaxaanım Babazade, Türkiye’de tamamen yasal yollarla, geçerli belgelerle bulunmasına rağmen 21 Ağustos 2025’te hukuksuz şekilde gözaltına alınarak önce Arnavutköy, ardından Çatalca Geri Gönderme Merkezi’ne (GGM) götürülmüştür.

Nana’nın sınır dışı edilme gerekçesi, öğrencilerin üniversite yemekhane zamlarını ve vegan yemek seçeneğinin kaldırılmasını protesto ettiği tamamen barışçıl ve yasal bir eyleme katılmasıdır. Herhangi bir suç delili olmamasına rağmen, bu barışçıl protesto sınır dışı edilme nedeni sayılmıştır. Nana’nın alıkonulmasının asıl sebebi, devletin baskı ve kontrolüne boyun eğmeyi reddetmesidir. İktidar, hak mücadelesi yürüten yoldaşlarımızı sindirmek için göçmen öğrencilerin yasal hakkı olan oturum izinlerini bir tehdit ve baskı aracına dönüştürmektedir. Bu uygulama insanlık dışıdır ve asla kabul edilemez. İfade özgürlüğü, eğitim hakkı ve yaşam hakkı temel haklardır. Nana’nın sınırdışı kararı gençlerin, öğrencilerin, kadınların, LGBTI+ların ve göçmenlerin demokratik haklarına yönelik bir tehdittir ve bir baskı, yıldırma politikasıdır. Kimse ifade özgürlüğünü kullandığı ve yaşam hakkı savunucusu olduğu için sınır dışı edilemez.”

Basın metni şu taleplerin okunması ile bitirildi:

“-Nana hakkında yürütülen sınırdışı işlemleri derhal durdurulmalıdır.

-Kendisi serbest bırakılmalı ve güvenliği sağlanmalıdır.

-Avukatıyla kesintisiz görüşme hakkı, vegan beslenme ve hijyen hakkı ve sağlık hakkı hizmetlerine erişimi garanti altına alınmalıdır.

-Uluslararası koruma başvurusu yapabilmesi için gerekli süreçler işletilmelidir.

-Göç İdaresi Başkanlığı başta olmak üzere tüm ilgili kurumları, ulusal ve uluslararası hukuk kurallarına uymaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz.

-Nana’nın hayatı risk altındadır. Derhal serbest bırakılmasını ve güvence altında alınmasını talep ediyoruz.”

Nana’ya Özgürlük İnisiyatifi adına yapılan açılmanın ardından gençlik adına yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

 “Gençliğin uzun yıllardır ördüğü mücadele hattına zarar vermek isteyenler, bu gibi tehditler ile geçmişten beri bizleri sindirmeye çalışıyor. Göçmen kimliklerinin getirdiği risklerden faydalanarak arkadaşlarımız üzerinden ajanlaştırma faaliyetlerine devam ediyor, arkadaşlarımızın can güvenliklerini hiçe sayıyorlar.

Bizler gençlik olarak asla yılmayacağımızı, Nana ve tüm ezilenler için mücadele etmeye devam edeceğimizi duyuruyoruz. Bu yolda bütün hak savunucularını, dernekleri, kurumları, partileri, milletvekillerini, basını ve destek olabilecek bütün yol arkadaşlarımızı desteğe bekliyoruz.

GGMyi yaptığı kanunsuzluktan geri dönmeye çağırıyoruz, Nanayı ölüm tehditleri aldığı Azerbaycana göndermiyoruz! Bu yolda gençlik olarak elimizden geleni yapacağımızı, fiili meşru mücadele hattımızdan vazgeçmeyeceğimizi duyuruyoruz!”

Basın metinlerinin okunmasının ardından hukuki sürece ve Nanaxaanım’ın GGM’deki son yaşadıklarına dair konuşma gerçekleştirildi.

Bu konuşmanın sonrasında DEM Parti milletvekili Özgür Saki konuşmasında şunları vurguladı:

“Göçmenlere dönük dünyada ve Türkiye’de sistematik bir şekilde saldırgan politikalar hayata geçiriliyor. Göçmenlerin yaşam haklarına, hak alma mücadelelerine dönük saldırılar gerçekleştiriliyor. Nana’nın yaşadığı süreçte ilk değil. Biz birçok hak alma mücadelesinde ve dayanışma eylemlerinde geri göndermeler yaşandığını gördük.”

 Konuşma, bu saldırılara karşı dayanışmayı büyütme çağrısı ile son buldu. DEM Parti milletvekilinin konuşmasının ardından basın toplantısı sonlandırıldı.

Basın toplantısına DGB, bir çok gençlik örgütü ve DEM Parti milletvekili Kezban Konukçu katılım sağladı.

Kızıl Bayrak / İstanbul