Frankfurt’ta 1 Eylül eylemleri

Frankfurt’ta bu seneki 1 Eylül de savaş karşıtı güçlerin dağınık tablosuyla karşılandı. 1 Eylül dolayısıyla kentte birkaç farklı eylem yapıldı.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 02 Eylül 2025
  • saat-icon
  • 08:00

Dünya genelinde olduğu gibi Alman emperyalizmi de büyük bir hızla silahlanıyor. Hatta Alman devleti, rakiplerine göre, silahlanma yarışında geç kalmanın verdiği hayıflanmayla elini oldukça hızlı tutuyor.

Yeni kurulan CDU-SPD koalisyonu tam bir savaş hükümeti gibi davranıyor. Savaş altyapısına, silahlanmaya ve orduya ayırdıkları yüz milyarlar, zorunlu askerlik hazırlığı, sığınaklar, yalan ve manipülasyon eşliğinde yoğun savaş propagandası, metal sektörünün silah üretimine yönlendirilmesi, yeni silah fabrikaları gibi militarist adımlar bunun en somut örnekleridir.

Bugün atılan bu tehlikeli adımlar bir yana, iki dünya savaşına sahne olmuş, Hitler faşizmi, toplama kampları ve holokostlar görmüş Almanya gibi bir ülkede savaş karşıtı tepkiler beklenenin oldukça gerisinde kalmaktadır. Daha doğru bir ifade ile, çeşitli kamuoyu araştırmaları savaş karşıtı potansiyelin görünenden çok daha yüksek olduğunu göstermesine rağmen, örgütlü-devrimci güçlerin verili durumu, bu potansiyeli şimdilik açığa çıkarmakta yetersiz kalıyor.

Frankfurt’ta bu seneki 1 Eylül de savaş karşıtı güçlerin dağınık tablosuyla karşılandı. 1 Eylül dolayısıyla kentte birkaç farklı eylem yapıldı. DGB’yi (Alman Sendikalar Birliği) dışta tutarsak, savaş ve silahlanma konusunda aşağı yukarı birbirine yakın düşünen sol gruplar da bir araya gelip güçlü bir eylem yapma yeteneği gösteremediler.

Şimdiye kadarki savaş karşıtı gösterilerin odağı durumunda olan DGB ise gittikçe daha sağ bir pozisyona kaymış bulunuyor. Hükümetin sloganı olan, “Almanya’yı savaşa hazır hale getirmeliyiz!” cümlesindeki savaş kelimesini çıkarıp, yerine barış yazmayı, yani “Almanya’yı barışa hazır hale getirmeliyiz!” demeyi, emekçilere “savaş karşıtlığı” olarak yutturmaya çalışıyorlar. Oysa yayınladıkları bildiride, “Barış için caydırıcı olmamız, caydırıcı olabilmek için de daha güçlü bir orduya ve silahlara sahip olmak gerekiyor” İfadeleri gözden kaçacak gibi değil. İşyerlerini koruma adı altında yine savaş sanayini desteklemektedir. Savaş hazırlığını ve silahlanmayı dolaysız destekleyerek, bu düzenin bir aparatı olduklarını bir kez daha kanıtlıyorlar.

DGB’nin bu tutumu, şimdiye kadar onun düzenlediği eyleme katılan birçok çevrede ciddi tartışmalara ve eleştirilere yol açmış bulunuyor. Bunların çoğu bu seneki eyleme de fiilen katılsalar bile, alanda dağıtılan bildirilerde, bu eleştirilerin dile getirildiği görülüyor.

Frankfurt’ta 1 Eylül günü, DGB’nin eylemi dışında, en az iki eylem daha gerçekleştirildi. Bunlardan biri, çeşitli anti-faşist gençlik gruplarının (DGB gençliği de dahil) yaptığı çağrı, diğeri ise, KPD’nin Yeniden İnşası için İşçi birliği ile BİR-KAR’ın ortak eylemi oldu.

BİR-KAR ile Alman dostların birlikte örgütledikleri eylem saat 16.00’da DGB binasının önünde başladı. Toplanma yerinde yapılan konuşmaların ardından, sloganlar ve müzik eşliğinde yürüyüşe geçildi. BİR-KAR eyleme, “Savaşa, militarizme ve faşizme karşı işçilerin birliği, halkların kardeşliği!” yazılı bir pankartla ve flamalarıyla katıldı. Güzergâh boyunca “Savaşa, militarizme ve faşizme karşı birleşelim!” başlıklı bildirilerin dağıtımı yapıldı.

Yürüyüş, DGB mitinginin olduğu alanda sona erdi. KPD-Wiederaufbau bu mitinge katılmaktan imtina ederek, katılımcılara bildiri dağıtımı yapıp, zorunlu askerliğe karşı imza topladı. BİR-KAR ise DGB mitingine de pankartı ve flamalarıyla katılarak, kitleye bildiri dağıtımı gerçekleştirdi. DGB’nin mitingine 300 civarında kişi katıldı.

Toplamında bu seneki 1 Eylül eylemleri, dağınık bir görüntü sunsa bile, geçen seneye kıyasla daha fazla insanın sokağa çıktığı söylenebilir.

Kızıl Bayrak / Frankfurt