Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanlığı Üyesi Sipan Hemo, Suriye'de son dönemde yeniden gündeme gelen entegrasyon tartışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Rojava merkezli Hawar Haber Ajansı’na (ANHA) konuşan Hemo, Şam’daki HTŞ yönetiminin mevcut yaklaşımını eleştirerek, gerçek bir entegrasyonun ancak demokratikleşme ve kadın özgürlüğü temelinde gerçekleşebileceğini savundu.
DSG’nin entegrasyon anlayışının merkeziyetçi ve tek taraflı dayatmalardan farklı olduğunu belirten Hemo, “Bizim anlayışımıza göre en doğru entegrasyon demokratik entegrasyondur. Bu da halkların iradesiyle, özgür bir zihniyet temelinde inşa edilir” dedi. Mevcut HTŞ yönetiminin ise uzlaşmaya kapalı ve "biat" anlayışı üzerine kurulu olduğuna işaret eden Hemo, "Ortada işleyen bir sistem yok. Kendilerini geçici hükümet olarak tanımlıyorlar ama kapsayıcı bir çözüm üretmiyorlar” ifadelerini kullandı.
DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi ile Şam’daki HTŞ rejiminin şefi Ahmed Şara (Colani) arasında imzalanan 10 Mart mutabakatının neden uygulanmadığına da değinen Hemo, Şam’daki geçici yönetimi suçladı. Mutabakatın imzalandığı dönemde ülkede yaşanan saldırı ve katliamlara dikkat çeken Hemo, ardından açıklanan anayasa taslağının ne DSG’yi ne diğer Suriyeli tarafları kapsamadığını belirtti. Hemo, “Şam hükümeti bu yaklaşımıyla 10 Mart mutabakatını geçersiz kıldı. Son beş ayda da demokratik bir yaklaşım geliştirmediklerini gördük” dedi.
DSG’nin Suriye ordusuna nasıl entegre olabileceğine dair sorulara da yanıt veren Hemo, bu konuda hukuki ve siyasi zeminin eksik olduğunu belirtti. “Kanun çıkarılmadan, siyasi yönetim netleşmeden entegrasyon tartışması sağlıklı olamaz” diyen Hemo, gelecekte demokratik bir yapının kurulması durumunda DSG’nin Suriye’nin güvenliğinde temel rol oynayabileceğini söyledi. “IŞİD ve Baas rejimine karşı büyük mücadeleler verdik. Bu tecrübeyle Suriye ordusunun temelini oluşturabiliriz. Ortak bir askeri meclis kurulması ilk adım olabilir” dedi.
Suriye krizinde bölgesel ve uluslararası aktörlerin etkisini de değerlendiren DSG yetkilisi, bu güçlerin genellikle kendi çıkarlarını öncelediğini söyledi. Özellikle ABD’ye mesaj gönderen Hemo, “Batılı güçlerden beklentimiz, kendi halkları için ne talep ediyorlarsa Suriye halkı için de aynısını talep etmeleridir” dedi.
Türkiye ile ilgili açıklamalarda da bulunan Hemo, DSG’nin hiçbir zaman Türkiye’ye tehdit oluşturmadığını belirterek, “Kürt halkının varlığı, demokratik Suriye’nin teminatıdır. Türkiye eğer gerçekten Suriye’de istikrar istiyorsa, Kürtleri tehdit olarak değil çözümün parçası olarak görmelidir” dedi.
Son olarak Rojava için entegrasyonun ne anlam taşıdığına değinen Sipan Hemo, tüm toplumsal kesimlerin özgürlüğünü esas alan bir demokratik entegrasyonun, yalnızca Rojava için değil tüm Suriye ve bölge için çözüm olacağını belirtti. Hemo, “Biat ve teslim alma zihniyetiyle Suriye krizden çıkamaz. Ortak varlığımızla Suriye’yi yeniden inşa edeceğiz. Ayrı yaşamak gibi bir imkânımız yok” diye konuştu.
