İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Çocuk Komisyonu, 20 Kasım Çocuk Hakları Günü dolayısıyla hazırladığı “Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 2024-2025 yılları arası Çocuk Hak İhlalleri Raporu”nu düzenlediği basın toplantısı ile açıkladı. Şube binasında yapılan toplantıda raporu İHD Diyarbakır Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu üyesi Berfin Elçi okudu.
Anadilinde eğitim alamama, dilini kamusal alanda kullanamama, kültürel kimliğini özgürce yaşayamama gibi sorunların çocukların uzun vadeli gelişimini etkileyen faktörlerden olduğunu belirten Elçi, hak ihlalleri verilerini şöyle aktardı:
“Bu rapor döneminde resmi hata ve ihmal sonucu en az 4 çocuk yaşamını yitirmiş, en az 51 çocuk yaralanmıştır. Bu tür vakalar, güvenlik politikalarının, idari sorumluluğun ve çocuk odaklı koruma mekanizmalarının yetersizliğini somut biçimde yansıtmaktadır. Aynı dönemde en az 13 kuşkulu çocuk ölümü tespit edilmiş, en az 1 çocuk intihar girişiminde bulunmuştur. Aile içi şiddet ve toplumsal alandaki şiddet, çocukların maruz kaldığı bir diğer ağır ihlal alanıdır. Bu yıl en az 4 çocuk aile içi şiddet nedeniyle yaşamını yitirmiştir, toplumsal alanda ise en az 4 çocuk yaşamını yitirmiş, 1 çocuk yaralanmış, 20 çocuk cinsel istismara maruz kalmış, ayrıca 1 çocuk kaçırılmıştır. Bu tür vakalarının ortaya çıkarılması, bildirilmesi ve soruşturulması sürecinde yaşanan zorluklar, gerçek sayıların bilançoda gösterilenin çok üzerinde olabileceğini göstermektedir.
Çocukların özgürlüğü ve güvenliğine ilişkin ihlaller de raporun önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu dönem en az 65 çocuk gözaltına alınmış, en az 11 çocuk tutuklanmıştır. Gözaltı yerleri dışında 5 çocuk işkence ve kötü muameleye maruz kalmıştır.
Ekonomik ve sosyal haklar bakımından da tablo ağırdır. 1 çocuk çalışırken yaralanmış, 5 çocuk çalışırken hayatını kaybetmiştir. Çocuk işçiliği, eğitimden kopma, yoksulluk ve denetim eksikliği bir arada düşünüldüğünde, bölgenin en derinleşen yapısal sorunlarından biri olmaya devam etmektedir. Eğitim hakkının kesintiye uğraması, çocukların gelecek yaşamlarına doğrudan yansıyan bir etki yaratmaktadır. Bu kapsamda 2024–2025 dönemi boyunca tespit edilen toplam ihlal sayısı 192’dir. Bu sayı, yalnızca kayıt altına alınabilen vakalardan oluşmaktadır; bu nedenle gerçek durumun daha ağır olduğu değerlendirilmektedir.”
***
Raporun sonunda ise resmî kurumlardan talepler şöyle sıralandı:
“*Çocuklara yönelik yaşam hakkı ihlalleri, kuşkulu ölümler ve kamu görevlilerinin hatası/ihmaliyle gerçekleşen vakalar için bağımsız, hızlı ve etkili soruşturma mekanizmaları işletilmelidir.
*Çocuğa yönelik şiddet ve cinsel istismar vakalarında koruyucu ve önleyici sosyal hizmet politikaları güçlendirilmelidir.
*Gözaltına alınan ve yargı süreçlerine dahil edilen çocuklara ilişkin tüm uygulamalar çocuk hakları ilkeleri doğrultusunda yürütülmelidir.
*Gözaltı yerlerinde ve gözaltı yerleri dışında çocuklara yönelik işkence ve kötü muamele iddiaları etkin biçimde soruşturulmalı, sorumlular hakkında yaptırım uygulanmalıdır.
*Çocuk işçiliğinin önlenmesi için ekonomik ve sosyal destek mekanizmaları yaygınlaştırılmalıdır.”