Çocuk işçiliği meşrulaştıran eğitim sistemini kabul etmiyoruz!

Eğitimi ve bizleri sermayenin, şirketleşmiş vakıf adı altında tarikatların-cemaatlerin insafına bırakarak zorunlu eğitimi sadece ilkokul düzeyinde tutmak istiyorlar. Bu değişiklikler AKP iktidarının “Yeni Türkiye”sinde dönemsel hedefleri ile uyuşmaktadır.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 21 Ekim 2025
  • saat-icon
  • 14:24

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin geçtiğimiz günlerde 4+4+4 eğitim sisteminin özellikle lise kısmını tekrar şekillendirme girişimlerinin olduğunu açıkladı. 

Tekin bu süre içinde katıldığı farklı programlarda eğitim sisteminin değişeceğine ilişkin birçok konuşma gerçekleştirdi. Tekin’in “8 yıllık kesintisiz eğitim antidemokratiktir … Bu revizyonu yapmayı planlıyoruz. Binlerce öğretmenin görüşünü aldık… MEB rapor hazırlığına girişti… Bu konudaki tartışmaları takip ediyoruz” diyerek meşrulaştırılmaya çalıştığı “yeni eğitim modeli”nde bizim payımıza yine niteliksiz eğitim gerçekliği, çocuk işçiliğin daha da yaygınlaşması tehlikesi düşüyor. 2+2, 3+2 gibi farklı eğitim modeli tartışmalarının özünde ne eğitimin parasız olması, ne nitelikli olması ne de bilimsel olmasına ilişkin tek bir tartışma bile yer almıyor.

Milli Eğitim Bakanı’nın değiştiği her sefer beraberinde farklı model ve sistem tartışmaları önümüze geliyor. Ki bu neredeyse her sene demek oluyor. Bundan kaynaklı eğitim sisteminin değişeceğine ilişkin yapılan bu tartışmalar şaşırtıcı bir yerde durmuyor. Zira senelerdir eğitim sistemi yapboz, öğrenciler ise deneme tahtası olarak kullanılıyor! 

Bu “değişiklik” ile amaçlanan nedir?

Yusuf Tekin’in “kamuoyu yoklaması yapıyoruz” diyerek anlatmaya çalıştığı şey şudur, eğitim sisteminde sermayedarların taleplerine göre yapılan değişikliğe bizleri hazırlamak, toplumun nabzını yoklamak… 

Yapılacak değişikliğe ilişkin tartışmalarda tarikatlardan cemaatlere, vakıflardan MÜSİAD’a bu kesimler “eğitim süresi kısaltılmalı” dedi. Saray rejimi 2023’ün Aralık ayında yayınlanan 12. Kalkınma Planı’nda eğitim süresi, müfredat değişikliği, öğretmenlerle ilgili amaçlarını açık etmişti. 4+4+4 şeklinde olan 12 yıllık zorunlu eğitimin değiştirilmesinde asıl amaçlarının ne olduğunu Saray’ın bakanı Yusuf Tekin’in kurduğu şu cümlelerde açıktır: 

“…Özellikle yükseköğretime erişimin yaygınlaşmasıyla beraber çok sayıda öğrenci ortaöğretimi müteakip yükseköğretime gidiyor ve otomatikman sanki zorunlu eğitim 16 yıla çıkmış gibi algılanıyor. Bu bir taraftan pozitif ama bir taraftan da bilhassa mesleki ve teknik eğitim anlamında bizi sanayi, ticaret ve bu anlamda hizmet sektörü nitelikli eleman bulamamak konusunda bizi eleştirmeye başladılar.”

Bakan, eğitim sistemini Ticaret Odaları’nın ve Sanayi Odaları’nın doğrudan tartıştığını söylüyor. Eğitimin niteliğine ilişkin hiçbir uzmanlıkları bulunmayan bu kişiler hangi sıfatla geleceğimiz hakkında doğrudan söz sahibi olabiliyor? Sermayedarların tartışmaları bizlerin geleceği değil yalnızca ucuz işgücüne bir an önce erişebilme kaygısı ve isteğidir. Net bir şekilde açıklanmasa da dertleri şudur, liselerin süresini azaltmak, aşamalarıyla lise ve ortaokul eğitimini zorunlu olmaktan çıkartmak, yarı zamanlı okul modelleri ile ister fabrika ister cami isterse tarikatlarla bu zamanı doldurmak… Eğitimi ve bizleri sermayenin, şirketleşmiş vakıf adı altında tarikatların-cemaatlerin insafına bırakarak zorunlu eğitimi sadece ilkokul düzeyinde tutmak istiyorlar. Bu değişiklikler AKP iktidarının “Yeni Türkiye”sinde dönemsel hedefleri ile uyuşmaktadır.

Geleceğimiz için mücadeleye!

Arkadaşlar!

Bir yerlerde, bizlerin alacağı eğitimden geleceğimize kadar hakkımızda kararlar veriliyor! Peki biz bu kararların neresinde duruyoruz? 

AKP’nin dönemsel çıkarlarına göre durmadan değişen bir eğitim ve sınav sistemini, modelini kabul etmiyoruz! 

4+4+4 eğitim sistemi de, yerine gelecek başka bir eğitim sistemi de bizlerin eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim talebini karşılamadı, karşılamayacak! 

Bizleri doğrudan ilgilendiren bu karar için diyoruz ki: Söz, yetki, karar hakkı öğrencisiyle, öğretmeniyle, velisiyle, okul çalışanıyla tüm bileşenlerin olmalıdır!

Çocuk işçiliği meşrulaştıran eğitim sistemini kabul etmiyoruz!

Çocuk işçilik yasaklansın!

Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim haktır! 

Söz, yetki, karar hakkı tüm bileşenlere!

Devrimci Liseliler Birliği

20 Ekim 2025

İLİŞKİLİ HABERLER


arrow